Spor yazarları Fenerbahçe-Galatasaray derbisini değerlendirdi

GÜRCAN BİLGİÇ – ÖZEL BİR ÇARESİZ!

Böyle derbilerin sırrı, büyük futbolcuların maça yüklerini koymasıdır. Mourinho’nun 11 seyircisi vardı alanda, Okan Buruk’un ise kahramanları. Bir evvelki maçın “aman berabere bitsin” Galatasaray’ı yerine, önde basıp, atakta gerçek eşleşmeyle F.Bahçe’yi çaresiz bırakan grup vardı.

Mourinho, ikinci yarıda da güya her şey yolundaymış üzere değişikliği bile düşünmedi. Halbuki, ofsayt çizgisinden, milimle gelen gol ile birlikte, ikinci 45 için umut gücünü yakalamışlardı. Fred ve Skriniar dışında topu isteyen, bir şeyler yapmak için sorumluluk alan da bulamadılar. Ne vakit ki Dzeko girdi, “buraların hükümdarı benim” dedi, o andan itibaren gerçek ve tesirli halde gelmeye başladılar rakip kaleye.

Maçın taktik tahlilini çok tartışırız. Barış’ın şutu direkten dönmese öbür şeyler konuşacaktık, Davinson çizgiden topu çıkarmasa öteki şey… Lakin süreç, Mourinho’nun 2. sefer Buruk’u ipten almasıyla sonuçlandı. Birinci Kadıköy mağlubiyetinde Şampiyonlar Ligi’nden elenmiş rakibine hayat öpücüğü verdi, artık derbi mağlubiyetiyle gelip tartışıldığı periyotta…

Sistemi rakibe konum vermemek üzerine kurulmuş, birinci yarıda iki gol dışında üç net kaçanı var G.Saray’ın. Durumu değiştiren bir gol mü? Ya da devreye başlarken yapacağın atak “böyle devam edin” mi? Mourinho bu galibiyeti taraftara borçluydu. Artık bu kırılgan taraftarın önüne puan farkını 3’e indirmek için çıkacak. Bu türlü bir takım lakin bu kadar berbat yönetilip, yönlendirebilir. Tam “özel biri”ne nazaran bir durum.

EMRE BOL – EN BERBAT F.BAHÇE

Fenerbahçe’nin dönem başından bu yana yaptığı en berbat maç başlangıcıydı. O kadar gereksiz top kayıpları yaptılar ki… İnanın böylesi amatör kümede olmaz! Bırakın atak yapmayı kendi alanlarından bile çıkmakta zorlandılar. Buna rağmen Galatasaray müsabakaya çok yeterli başladı. Birinci yarı 4-5 farklı öne geçebilecek konumları da buldu. Kimisi beceriksizlikten kimi de şanssızlıktan gol olmadı. Kullanılan kornerleri inanın sayamadım.

Kendi saha ve seyircin önünde bu kadar makûs oynamaya hakkın yok arkadaş! Birinci yarının sonunda birinci sefer Galatasaray kalesine gittin. O da gol oldu. Buna rağmen rakibine 45 dakikada 2.24 gol beklentisi vermişsin.

Mourinho bir müddettir oynamayan Çağlar’a sadece Barış Alper’le “dövüşebilsin” diye misyon verdi. Fakat Barış neredeyse her konumda Çağlar’ın üstünden geçti. Sarı- lacivertliler ikinci yarı biraz toparlar üzere görünsede Kostiç ve Oğuz’un kanatları işlemeyince topu ileri taşımakta zorlandı. Hele Talisca’ya ne demeli? Kullanıp posasını Fenerbahçe’ye yollamışlar. Fizik yetersizliği bir yana topa vuracak hali kalmamış!

Bu kadar berbat oyunla tıbbın geçilmesi zati mümkün değildi. Galatasaray kadrosu haklı bir galibiyet alarak yarı finale yükseldi. Mourinho geldiğinden beri İstanbul derbilerini kazanamadı. Bu formda devam ederse şampiyon olacağını mı zannediyor? Çok sıkıntı…

LEVENT TÜZEMEN – RUHSAL ÇIKMAZ!

Galatasaraylı oyuncular ve teknik yönetici Okan Buruk, Beşiktaş mağlubiyetinden sonra kupadaki Fenerbahçe düellosunu aşikâr ki onur maçı kabul etmişler. Bilhassa birinci yarıda G.Saray, F.Bahçe’ye karşı 2-0’lık ağır bir üstünlük kurdu. Şayet Barış Alper vuruş mahareti kaliteli bir oyuncu olsaydı soyunma odasına G.Saray çok ağır bir skorla girerdi.

F.Bahçe kalecisi İrfan Can Eğribayat, skorun büyümesini engelledi. Okan Buruk’un, Mourinho’ya Kadıköy’de ikinci sefer diz çöktürmesi hem kendisi ismine muvaffakiyet yaratırken, öz inancının de tekrar geri kazanılmasını sağladı. Okan hocanın tek forvetle derbiye başlaması, çok akılcıydı. Orta alanı Torreira-Lemina ve Sara’dan kurdu.

Torreira ve Sara tesirli, dikkatli futbol oynarken, Lemina önemli top kayıpları yaptı, gereksiz faullere neden oldu. Osimhen attığı birinci golde topa resmen mermi suratında vurdu. Maç boyunca kendisini yıpratmaya çalışan F.Bahçelilere karşı dimdik ayakta kalmaya çalıştı, gayretten asla kaçmadı. Okan hoca kulübede sakin kaldı, oyuncu değişikliklerini bu defa hakikat yaptı.

Oyundan düşen futbolcularını çok çabuk değiştirip G.Saray’ın fizik kalitesini korudu ve çabayı kaybetmemesini sağladı. Okan hoca, Beşiktaş maçına bu takım anlayışıyla çıkmadığı için ve çift forvetle oynadığı için kesin pişmanlık yaşıyordur. Kadıköy’de ezici bir futbolla ve varlıklı konum üstünlüğüyle derbiyi kazanmak ruhsal olarak Mourinho’yu ve F.Bahçe’li oyuncuları çıkmaza sokacaktır.

MUSTAFA ÇULCU – PENALTIYI VERMEDİ

Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Mourinho, 3 Galatasaray maçından iki yenilgi bir beraberlikle çıktı. Kendini sorgulamalı. Yaşanan olaylar ise futbolumuz ismine kabul edilemez. Cihan Aydın maçın çabucak başında Çağlar’ın ayağına basan Lemina’ya net sarı kart göstermeliydi. Maçın başı diye karta girmedi. Lakin 12. dakikada Talisca’ya faulünde net sarı çıkarmalıydı, yeniden pas geçti.

O dakikaya kadar 3 faul oldu, ikisini Lemina yapmıştı. 15. dakikada Kaan Ayhan’ın bilerek oynadığı sağ ayakla vurduğu kendi topu, sol koluna geldi penaltı olmaz devam kararı gerçek. Galatasaray lehine VAR’dan gelen penaltı gerçek karar. Kostic’in sağ kolu vücudundan açık genişlemiş bir durumda. Birinci yarı biterken Çağlar’ın faulü sarı kart olmalıydı hakem sabırlı davrandı kelamlı ikaz etti.

Fenerbahçe’nin golünde Szymanski, santimlerle topun gerisinde. Ofsayt yok. Çıplak gözün tespit etmesi sıkıntı, teknolojiye güvenmek zorundayız. Maçın sonuna gerçek saha içi ve dışı karıştı. Saha içi sarı kartlarla sakinleşti, hakem tarafından denetim altına alındı lakin saha kenarı bir türlü sakinleşmeyince hakem oyunu durdurdu, yardımcılarını yanına aldı.

Sonra geldi Galatasaray kulübesinden Kerem ve Barış’a, Fenerbahçe’den Mert Hakan’a kırmızı kart çıkardı. Oyun alanı ve kenar sakinleşti. Hakem, otoritesini hiç kaybetmedi. Baskıya direnemeyen MHK ve TFF onun göğsünden kokartını aldı ancak o bu baskı ikliminde alanda dik durdu, ezilmedi. Yorum kusurları vardı.

Osimhen’e kırmızı göstermeliydi. 90+11 de Skriniar’a yapılan müdahalede penaltı verebilirdi. Durabildiği kadar dik durdu. Kusurlar yaptı fakat ezilmedi. Mourinho’ya çıkan kırmızı doğruydu.

ZEKİ UZUNDURUKAN – AĞZINA BURNUNA BULAŞTIRDI!

Bugüne kadar yeşil alanlarda her türlü hengameyi gördüm lakin birinci kere bir teknik yöneticinin, başka kadronun teknik yöneticisinin burnunu sıktığını gördüm. Bunu yapan da dünyanın en büyük teknik yöneticilerinden biri olan Mourinho!
Bu imaj ile dünyaya rezil olacağız! Nereden bakarsan bak, rezalet ötesi! Güler misin, ağlar mısın?

Hem yeniliyorsun hem de bileğini bükemediğin teknik adamın (Okan Buruk’un) burnunu sıkıyorsun!
Dünya hengame literatürüne yeni bir hengame cinsini daha ekledi Mourinho:
Burun sıkma!
Tahminen de Guinness Rekorlar Kitabı’na girer Mourinho’nun bu hareketi…

Galatasaray, Kadıköy’de sayısız gol konumuna girdiği maçta Fenerbahçe’yi yenerek Ziraat Türkiye Kupası’nda ismini yarı finale yazdırdı. Galatasaray’ın yarı finaldeki rakibi Konyaspor! Galatasaray’ın final yolu açık diyebiliriz…
Derbinin birinci yarısında tam manasıyla bir Galatasaray fırtınası esti. Futbol olarak Fenerbahçe’yi alandan sildi Galatasaray birinci yarıda. Birinci yarı için şunu söyleyebilirim: Bu dönem izlediğim en uygun Galatasaray. Bu dönem izlediğim en berbat Fenerbahçe. İşte bu türlü bir birinci 45 dakika yaşandı derbide.

Galatasaray daha maçın 10. dakikasında Osimhen’in golleri ile 2-0 öne geçti.
Galatasaray maça o kadar güçlü bir oyun ve o kadar güçlü bir ön alan presi ile başladı ki…
Fenerbahçe neye uğradığını şaşırdı.
Sarı-lacivertliler, üst üste 3 pas bile yapamadılar. Galatasaray tek kale bir maç oynadı birinci yarıda.
Sarı-kırmızılı atakçılar, biraz daha mahir olabilselerdi daha birinci yarıda farka gidebilirlerdi.

Bu ortada Fenerbahçe savunmasında Skriniar, Kostic ve Çağlar gol olabilecek konumları çıkardı. Galatasaray, bu dönem Mourinho’nun Fenerbahçe’sini bir dönem içinde iki kere hem de Kadıköy’de yenmeyi başardı. Mourinho, üç sefer karşılaştığı Galatasaray’ı yenmeyi başaramadı. Okan Buruk, birebir dönemde Mourinho’ya karşı 2 galibiyet, 1 beraberlik aldı.
Sonra da maçtan sonra seni daima mat eden Okan Buruk’un burnunu sıkıyorsun. Şiddet uyguluyorsun. Bu mudur büyük hocalık! Meğer sana Okan Buruk’u tebrik etmek yakışırdı.

Bu ortada maçın uzatma anlarında Davinson Sanchez de ağlara gitmek üzere olan bir topu çıkardı.
Galatasaray ismine hayati bir müdahalede bulundu Sanchez!
Galatasaray onlarca gol konumuna girdiği derbiyi 2-1 kazanarak Fenerbahçe’yi eledi.
Hakem Cihan Aydın, bu kadar tansiyonu yüksek derbiyi neredeyse yanılgısız yönetti.
Yasin Kol’dan sonra Cihan Aydın da Türk hakemliğinin yükselen kıymetleri olma yolunda süratle ilerliyor.
Yolları açık olsun!

Evet maçta anlatacak çok şey var. Ancak maçın son anlarında Mert Müldür ile Osimhen ortasındaki gerginliğin alevlenmesinde iki ekibin da yedek kulübelerinin rolü çok büyüktü. Yaşanan o hengameler sırasında maç durdu. Cihan Aydın, Galatasaray’dan Kerem ve Barış Alper’e, Fenerbahçe’den Mert Hakan’a ve Mourinho’nun yardımcısına kırmızı kart çıkardı.

Mourinho da maç sonunda Okan Buruk’un burnunu sıktığı için kırmızı kart gördü.
Türk futbolunda yangına akaryakıt bidonları ile gidenler çoğalıyor. Aman dikkat! Bildiriler, telaffuzlar, toplumsal medya paylaşımları vs. Tansiyonu çığ üzere büyütüyor. Beyefendiler sakin olun! Futbol bir oyun; bunu unutmayın!