Usta yazarlar Fenerbahçe maçını değerledirdi! “Tabela bizim olsun havası”
GÜRCAN BİLGİÇ – DERBİNİN GÖLGESİNDE
Mourinho’nun hesabında tıp için gereken skoru alıp, İstanbul’a dönmek vardı. Maç öncesinde “kazanmak için buradayız” dese de, alandaki kadronun beden lisanında, “tabela bizim olsun” havasını gördük. Dördüncü dakikada Dzeko’nun fırsatçılığıyla En Nesryi’ye attırdığı golle aslında maçı bitirip, pazartesinin hazırlıklarına başladılar.
Okan Hoca bunun için 45’i bekledi, Fenerbahçe kalan müddette vitesi boşa aldı. Yönetilmesi çok sıkıntı olan bir psikoloji aslında. Bir yanda maçtan umudu kesip, lige dönen Galatasaray, öte tarafta kazasız-belasız cins bileti ile İstanbul seyahatini planlayan Fenerbahçe. Olağan kaidelerde olsa birçok tenkit üreteceğimiz bir 90 dakika aslında. Lakin maçın aklı da fikri de orada değil.
Sakatlıklar kulübeyi de isimsiz ve seçeneksiz bıraktı. “Mert Müldür dışında atağım yok” demeye getirdi Portekizli Hoca. Halbuki “nazar değmesin” denilen önderini; Dzeko’yu, Talisca yahut Cenk ile müdafaaya da alabilirdi. Birinci yarıda konuma bile giremedi iki kadro.
İki gol de defansif yanlışlardan geldi. Amrabat’ın topla buluştuğu anda, daima kalecisini aklına koyması, grup rakip alana yerleşmişken 50 metre geriye koşturması da bir diğer not. Anderlecht’in oyundan çekilip, kendi alanında duvar ören Fenerbahçe’nin üstüne gelmesini, bir fazla orta saha ile önleyebilirdi, halbuki Mourinho… Demek ki, topu rakibe bırakan bu oyunun kendi kaosuna inanıyor. Ekstra oyuncularının bir şeyler yapacağı ana güveniyor. Tabelaya bakarsanız da istediğini alıyor.
EMRE BOL – YOLA DEVAM
Pazartesi günü ligin kırılma maçına çıkacak olan Fenerbahçe’de alana çıkan takım aslında Mourinho’nun Avrupa ne kadar çok paha verdiğinin göstergesi… Bu turnuvaları ondan daha düzgün bilen var mı? Sonuç olarak Avrupa’nın 3 farklı tertibinde da kupa kaldırmış tek teknik direktör… Fenerbahçe maça çok yeterli başladı çabucak golüde buldu. Lakin tribünlerde çıkan hadise ve hakemin içeri girmesi sarı- lacivertlilerin ayarlarını bozdu.
O dakikadan itibaren Fenerbahçe’nin kalesine dahi gelemeyen Anderlecht ekibi oyuna ortak oldu. Mou’nun en beğendiğim tarafı oyunu iki taraflı düşünmesi… Portekizli Fenerbahçe’ye durum oyunu oynamayı öğretti. Bu oyun bilhassa Avrupa maçlarında çok işe yarıyor.
İstediğini almak için alana çıkan Mou istediği çeşidi alarak İstanbul’a dönüyor. Fenerbahçe an prestijiyle Avrupa’da yoluna devam eden tek Türk takımı… Vallahi yapılan transferlerle ve grubun başında Mourinho olduğu için öbür hayaller kuruyor insan… Daha erken goller bulup birtakım oyuncular dinlendirilebilirdi. Ne yazık ki bu mümkün olmadı.
Böyle genç ve dirençli rakipler karşısında Dzeko ve Tadiç çok yaşlı kalıyor. Maçın muhakkak kısımlarında ekibi eksik oynattılar diyebiliriz. Bu durumları Süper Ligde yönetim edilebilir lakin Avrupa’da olmuyor. Osayi- Samuel’de de inanılmaz bir düşüş var. Mukavele münasebetiyle oynamıyorsa çabucak gönderin gitsin. Çünkü bu baş karışıklığıyla işe yaramaz. Son olarak yalnızca maçın değil tıbbın yıldızı genç Yusuf Akçiçek oldu. Maşallah diyelim nazar değmesin. Anderlecht’i iki maçtaki dayanılmaz performansı ve golleriyle eleyen isimdi.
